Kabine Toplantısı sonrası açıklama yapan Erdoğan, yeni anayasa çıkışında bulunarak “Türkiye’yi darbe anayasasından kurtarıp, demokrasimize yakışır sivil anayasaya buluşturma çabasını ittifak ortaklarımızla istişare içinde başlatacağız” dedi. Konuşması sırasında hayat pahalılığına da değinen Erdoğan, “Sorun ekonomik değil psikolojik” ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ndeki toplantı, saat 15.10’da başladı. Toplantıda Soçi ziyaretinde yaşanan gelişmeler tüm yönleriyle değerlendirildi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Rusya Devlet Başkanı Putin ile görüşmesinin yansımaları ele alındı.
Masada ekonomi de vardı
Erdoğan’ın yoğun diplomasi trafiği de toplantının gündemindeydi. Erdoğan 9-10 Eylül’de Hindistan’daki G20 Liderler Zirvesine katılacak. Ardından da 17-21 Eylül’de gerçekleştirilecek olan Birleşmiş Milletler Genel Kurulu için Amerika Birleşik Devletleri’ne hareket edecek. Erdoğan iki uluslararası toplantıda da dünya lideriyle bir araya gelecek.
Ekonomide ise gözler Orta Vadeli Programa çevrildi. Ekonominin 3 yıllık yol haritasının belirleneceği programın hazırlıklarında sona gelindi. Program ile hem orta vadeli öngörüler belirlenecek, hem de yapısal reform adımları açıklanacak. Toplantıda programa ilişkin son değerlendirme yapıldı.
Erdoğan’ın toplantısı sonrası açıklamalarından satır başları şöyle:
“Deprem bölgesi gündemimizin ilk sıralarındaydı. Kimi vicdan ve ahlak ukalaları hala depremzedelere hakaret etmekte, onların acıları üzerinde ısrar ederken biz yaraları sarmayı sürdürüyoruz.
Yardımları sistemli bir şekilde ulaştırıyoruz. Şehirlerimizi hızla yeniden ayağa kaldırmak için bölgede ardı ardına temel atma törenleri gerçekleştiriyoruz. Adıyaman’da söz verdiğimiz 65 bine yakın konut ve köy evinin yarısından fazlasının inşasına başlamış olduk.
Yerinde dönüşüm projemize Hatay’daki başvuru sayısı 86 bini geçti. Bu şehrimizi de kısa sürede ayağa kaldırmanın gayreti içindeyiz. İnşallah yakında açılış törenleriyle yeni evlerine kavuşmanın sevincini depremzedelerimizle paylaşacağız.
Ahlat ve Malazgirt’te Anadolu topraklarını bize ebedi vatan olarak bırakan ecdadımızı yâd ettik. Artık geleneksel hale gelen Ahlat programımızı zenginleştirdik. Malazgirt’te de gençlerimizin atalarının bin yıllık heyecanı, coşkusunu, azmini tüm canlılığıyla yaşattığının işareti olan etkinlikleri memnuniyetle izledik.
30 Ağustos’ta Külliyemizde yapılan programı hep birlikte yaşadık. Cumhuriyetimizin 100. yılı anısına bestelenen marşı ilk defa dinleme imkanını bulduk.
Yeni Anayasa açıklaması
Adli yıl açılış töreninde ülkemizin adalet sisteminde bugüne kadar yaptığımız katkıları hatırlatırken yeni Anayasa çağrımızı tekrarladık. Yeni adli yılda tüm vatandaşlarımızın adalete erişimini kolaylaştırmaya devam edeceğiz. Türkiye’yi darbe anayasasından kurtarıp, demokrasimize yakışır sivil anayasaya buluşturma çabasını ittifak ortaklarımızla istişare içinde başlatacağız.
TEKNOFES’tin Ankara organizasyonuna katılarak gençlerimizle geçmişten bugüne ve geleceğe uzanan samimi bir hasbıhalde bulunduk. Başvuru ve ziyaretçi sayısı milyonlara ulaşan TEKNOFEST gençlerimizin zincirleri parçalayıp attığını gösteriyor. Her 1 Eylül’de olduğu gibi bu yıl da av sezonunun açılışı münasebetiyle balıkçılarımızı deryaya yolcu ettik.
Yarın uzun süredir üzerinde çalıştığımız Orta Vadeli Programı’n (OVP) tanıtımını yapacağız.
Yaşadığımız deprem felaketi ve küresel ticarette yaşanılan küçülmeye rağmen elde ettiğimiz büyüme başarısı istihdam ve üretimin korumasını sağlamıştır. Pekçok uluslararası kuruluş ülkemizin 2023 büyümesiyle ilgili tahminleri yukarı yönlü revize etmeye başlamıştır. Esasen biz arkadan gelen düzeltme çabaları ile eskiden beri sıkça karşılaşıyoruz. Uluslararası kuruluşların bazısı art niyetli bazısı da potansiyelimizi kavrayamadığı için her alanda düşük rakamlar açıklıyor. Ülkemizde birileri yaydıkları yanlış malzemelerle destek verip, teşvik ediyor. Günün sonunda ortaya çıkan rakamlar elbette bu oyunu bozuyor. Buna rağmen ısrarla açıklama yapan kurumların kendi itibarlarına zarar verdiği açıktır.
Elbette meşakkatli yolda kimi zaman beklenmedik durumlarla karşılaştığımız, hatta küçük de olsa gerilemeler yaşadığımız oluyor. Ama her seferinde hızla toparlanıp eskisinden de iyi neticelerle yolumuza devam ediyoruz. Niyetler ve yaklaşımlar farklı olduğu için ekonomiden diplomasiye tüm alanlarda Türkiye’nin hayrına fikirler ortaya koyan, teklifler ortaya koyan az sayıda aydın görüyoruz. Türk siyasetinde kifayetsiz ve muhteris iklim maalesef bunları da zehirlemektedir. Ev, araba, hizmetine fahiş fiyatlar isteyerek enflasyonla mücadelemize zarar verenleri işte bu zehirli iklim yoldan çıkarmaktadır.
‘Enflasyonu da dize getireceğiz’
Sinsi operasyonların kol gezdiği sosyal medyadan etkilenerek bu furyaya katılanların sayısı az değildir. Hayat pahalılığı ile mücadelemizin önünde en büyük nakısa tıpkı zehirli hava gibi her yere yayılmasıdır. Yıllık enflasyonun yükselmesi, hayat pahalılığı ile mücadelemizin daha sıkı yapmamızı gerektiriyor.
Bu uzun ve sabır isteyen süreçtir. Allah’ın izniyle enflasyonu da dize getireceğimizi de tüm kalbimizle inanıyoruz.
Ülkemizde hayat pahalılığın gerekçelerine baktığımızda hammadde, bakliyat, enerji, işçilik, kira gibi unsurların öne çıktığını görüyoruz. Döviz kurları ve enflasyon da fiyatları doğrudan etkiliyor. Çalışanların ücretlerine yapılan her artış daha para insanların cebine girmeden kat be kat fazlasıyla her ürüne, hizmete yansıtılıyor. Petrol fiyatlarında her artış etiketlere aktarılırken düşüşler görmezden geliniyor.
‘Ekonomik değil psikolojik’
Etiketlerde ve ilanlarda yüksek oranda fiyat artışı yapılıyor. Çalışanların ücretlerine yapılan her artış cebe girmeden artışlar her hizmete yansıtılıyor. Aynı ürün ve hizmetin farklı yerlerdeki fiyat makasının çok açıldığı durumlar var. Demek ki bir fiyatlama güdüsüyle karşı karşıyayız. Bu da sorunun ekonomik değil psikolojik olduğuna işaret ediyor.
Aynı ürün ve hizmetin farklı yerlerde makasın çok açıldığı durumlar var. Kur ve enflasyondaki artış oranların ötesinde bir fiyatlama güdüsüyle karşı karşıyayız.
Evlenecek gençlerimize uygun fiyatlı kredi gündemimizde.”
[…] Cumhurbaşkanı Erdoğan BM Genel Kurulu için New York’a hareket etmeden önce Atatürk Havalimanı’nda yaptığı açıklamada, “Avrupa Birliği Türkiye’den kopmanın gayreti içerisinde. Avrupa Birliği’nin Türkiye’den kopuş hamlelerini yaptığı bu dönem içerisinde biz de bu gelişmeler karşısında değerlendirmelerimizi yaparız ve bu değerlendirmelerden sonra da AB ile gerekirse yolları ayırabiliriz” […]