HDP’li Temel’den önemli mesajlar: Kürtlere ne vadettiğini açık ve cesurca ortaya koymayan hiçbir güçle Kürtlerin işi olmaz

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Van’da yapılan Tarihi Newroz’a katlan HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Tayip Temel, muhalefet partilerine seslenerek, “Kürt sorununun çözümünün perspektifini ortaya koymayan, Kürtlere ne vadettiğini açık ve cesurca ortaya koymayan hiçbir güçle Kürtlerin işi yoktur. Kürtlerin bunlara verecek oyu da yoktur.” dedi.

Halka ilk olarak halka Kürtçe seslenen HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Tayip Temel,Dengê we, tîra we, hawar û banga we xweş be, pîroz be! Silav dayikên hêja; silav ciwanên leheng yên ku yek deqîqê têkoşîn bernedane Silav gelê Xaçortê yê şoreşger, silav gelê Edremîtê, gelê Tûşbayê, gelê Îpekyoluyê hûn bi xêr hatin, li ser çavan hatin. Dengê we, dengê dirûşmên we wê bigihîje ciyê xwe, wê bigihîje adresa ku hûn dizanin. Gelê Wanê yê hêja, em bi wan hene, yên ku hûn navên wan bi lêv dikin.” diyerek konuşmasına başladı.  Temel, “Newroz 1992’den bu yana sizin yaktığınız ateşle, Botan‘da başlayan özgürlük meşalesi ile bu ateş hiç bir zaman sönmedi, bu meydanlar boş kalmadı. Ne mutlu size, ne mutlu sizin bu direnişinize! Bu yürüyüş 84’te Mazlum Doğan’ın yaktığı 3 kibritle başladı ama milyonları buldu. Şu an milyonlar bu yolu bu devrimci yolu, bu özgürlük yolunu, bu vazgeçilmez özgürlük talebini takip ediyor. İşte bu yüzden iyi ki varsınız, ne mutlu size! Yüzlerce arkadaşımız, binlerce yoldaşımız bu yolda mücadele ettikleri için tutsak edildiler, zindandalar. Hepsini buradan selamlıyoruz. En büyük mahcubiyetimiz onlara karşıdır, onları özgürlüklerine kavuşturamadığımız içindir hala. Biz bu mücadeleyi zindanda tutulan önderlerimizi, zindanda tutulan yoldaşlarımızı, zindanda tutulan mücadele öncülerimizi özgürleştirinceye kadar sürdüreceğiz, bundan hiç kimsenin şüphesi olmasın. Bu yüzden burada Van Özgürlük Meydanı’ndan gururla ama mahcubiyetle ifade etmek istiyoruz; mahcubiyetimiz tutsak yoldaşlara karşıdır ama sözümüz özgürlükleri olacaktır.” dedi.

‘Kürt halkından yararlanmak istiyorlar ama Kürtler buna kanmaz’

Türkiye’de şu an temel sorun demokratikleşme ve Kürt sorununun çözümsüz bırakılması sebebiyle yürütülen savaştış olduğunu da dile getiren Temel, şöyle devam etti: “kirli savaştır. Ama çözümden, çözüm perspektifinden bahsettiklerini iddia eden hem iktidar hem muhalefet güçleri Kürt sorununun çözümü dışında her şeyle ilgili konuşuyorlar ama iş Kürt sorununa gelince bakın hiçbirini bugün yanınızda görüyor musunuz? Onlar sanıyorlar ki Newroz HDP’nin Newrozu, onlar sanıyorlar ki bu bayram HDP’nin bayramı. HDP’ye mesafe koyanlar o yüzden sizin yanınızda yer almaya cesaret edemiyorlar. Bu bayram Kürt halkının ulusal bayramıdır. Sizden utanmazca oy isteyenler bu bayrama katılma iradesini, katılma ahlakını ve katılma isteğini geliştiremiyorlar. Çünkü dürüst değiller, Kürt halkından yararlanmak istiyorlar. Kürtler buna kanar mı? Kanmaz. Kürtler kanmaz bu kirli siyasete. Buradan tekrar onlara hatırlatmak istiyoruz; Kürt sorununun çözümünü tartışmayan, Kürt sorununun çözümünün perspektifini ortaya koymayan, Kürtlere ne vadettiğini açık ve cesurca ortaya koymayan hiçbir güçle Kürtlerin işi yoktur. Kürtlerin bunlara verecek oyu da yoktur.”


‘AKP-MHP ittifakı 2023’ü göremeyecek’

konuşmasında Dolmabahçe’de açıklanan deklarasyona da vurgu yapan Temel, sözlerine şöyle son verdi:  “Peki ne oldu? Türkiye’nin Kürdistan’ın, tüm halkların merakla beklediği bu deklarasyon, sevinçle, gösterilerle kutladığı bu deklarasyon, Dolmabahçe’de Erdoğan’ın inkarıyla karşılaştı. Sonra ne oldu? Sonra Sayın Abdullah Öcalan dünyada eşi benzeri olmayan bir tecride alındı. Savaş Kürdistan’ın bütün parçalarına taşındı, yüzlerce insan katledildi. Kürtlerin en büyük kazanımlarına, başarılarına el koydular, belediyelerimize el koydular, sömürge memuru gibi kayyum atadılar. Şimdi Dolmabahçe Mutabakatı’nda Türkiye demokrasisini, Türkiye’deki halkların barışını savunan Sayın Öcalan tecritte, Erdoğan Bahçeli’nin kolunda. Peki durumları nedir? Durumları şudur; kılavuzu karga olan deyimi hatırlarsınız değil mi? AKP-MHP ittifakı güya 2023’te yeni Türkiye’yi kuracak, güya 2023’te yeni bir rejim inşa edecekler. Emin olun 2023’ü göremeyecekler. 2023’ü Tansu Çiller’in, Süleyman Demirel’in, Mehmet Ağar’ın başına gelen neyse 2023’te bu iktidar zihniyetini değiştirmezse başına gelecek şey aynıdır.”

Serhat News

(sg)

Tepki Ver | Tepki verilmemiş
0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
HDP’li Temel’den önemli mesajlar: Kürtlere ne vadettiğini açık ve cesurca ortaya koymayan hiçbir güçle Kürtlerin işi olmaz

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir