Van Gölü kıyıları işgal altında

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Van Gölü kıyılarının birçok bölgesinin vatandaşlara kapalı olması ile ilgili İMO Başkanı Mihail Atik, kıyıların işgal edilmesinin yasal olmadığını, belediyelerin otellere kiralama usulü ile vermesinden sonra ihlal edilmeye başlandığını söyledi.

Van Gölü kıyılarında birçok kamu kuruluşunun kampı bulunuyor. Bu kamplara kamu kuruluşu çalışanları ve aileleri dışındaki vatandaşların girmeleri yasak. Bunun yanında kimi kıyılara yakın arsası bulunan şahıslar da bireysel bir kiralama yöntemine giderek göl kenarına girişleri tel örgüler çekerek yasakladı. Kent sakinlerinin itirazları olmasına rağmen herhangi bir çözümün olmayışı göle erişimi kısmen de olsa sınırlandırdı.

Sadece deniz ve göllerin değil akarsuların da için de bulunduğu kıyıların tamamının 3621 sayılı kanun gereği devletin hüküm ve tasarrufu altında olarak 90’lı yıllardan beri yasayla korunduğunu söyleyen İnşaat Mühendisleri Odası Başkanı Mihail Atik, “Bu yasaya göre de göl, deniz, akarsu gibi yerlerin kıyıları tamamıyla sadece devletin hüküm ve tasarrufu altındadır ve her vatandaşın serbestçe ve eşit bir şekilde kullanımına açık olmak zorundadır. Fakat yıllar içerisinde bu yasa ihlal edilmeye başlandı,” dedi.

‘Belediyeler aracılığıyla ihlaller yapıldı’

Atik, “Başta turizme açık yerlerde, siyasi olan belediyeler aracılığıyla, kıyılar, otellere kiralama usulüyle yavaş yavaş ihlal edilmeye başlanıldı. Ve buna dair mahkemeler de açıldı. Fakat maalesef yerel mahkemeler buna hiçbir zaman çözüm üretemedi,” dedi. Atik, bu davaları açan kimi vatandaşların davayı sürdürmezken bazılarının bunu Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne kadar götürebileceğini ve orada çözüme varılacağını vurguladı.

Bunun bir hak ihlali olduğunu söyleyen Atik, 3621 sayılı yasanın oluşturulmasındaki temel prensibin kıyıların özelleştirilemeyeceği ve kıyıların özelleştirilmesi ile beraber tahrip olacağı, kıyılarda oluşturulacak baskının denizde ve deniz veya göl içerisinde yaşayan canlılara zarar vereceği öngörülerek oluşturulduğunu belirtti.

‘Kamu kurumlarının eliyle bir işgal söz konusu’

Kamu kurumlarının eliyle bir işgalin olduğunu söyleyen Atik, “Gelinen aşamada özel sektörlerin, özel işletmelerin işgallerinden bugün bireysel işgallere varan bir durum söz konusu. Bu işgallerin hiçbiri yasal olmadığı gibi suçtur. Bu suçun ya farkında değiller ya da suçu işlerken herhangi bir bedel ödemeyeceklerinin bilincindeler. Dolayısıyla bunu yaparken herhangi bir sakınca gözetmiyorlar,” dedi.

Atik, özel işletmelerin, o bölgelerde kendilerine uygun ticari mekânlar yarattığını; bunun da kamu zararı olduğunu ve o bölgenin tahrip edilerek o bölgedeki faunaya zarar verildiğini ayrıca gölün kirliliğini arttırdığını söyledi.

Van’da vatandaşların kapattığı birkaç lokasyonun olduğunu ayrıca kentin merkezinde daha çok hareketin olduğu bölgelerde başta kamu kuruluşlarının işgalleri olduğunu belirten Atik, “Bu işgaliyelerin hiçbiri yasal değil. Buralarda, ‘eğitim yapıyoruz’ adı altında kapatılan kamplar kesinlikle yasal olmadığı gibi eğitime de elverişli yerler değil. Bir zümreye hizmet etme şeklinde kapatılan kıyılar toplumun hepsine zulümdür. Derebeylik anlayışıyla yürütülen bir sistemdir bu. Zorbalıkla yapılan bir anlayıştır. Bu zorbalığa karşı maalesef toplum sindirilmiş. Kendi haklarının farkında olmayan bireyler ya da toplumun kendisi buraları bu şekilde kabul etmiş,” dedi.

‘Kıyılar hiçbir gerekçe ile kapatılamaz’

Kıyıların hiçbir gerekçe ile kapatılamayacağını hatırlatan Atik, “Yasalar bellidir; kıyı şeridi vardır, kıyı şeridi de kıyıdan itibaren 100 metredir. Kıyı şeridine hiçbir suretle yapı yapılamayacağı gibi işgaliye, kamp, baraka gibi sistemler kurularak buralar halkın mahrum kalacağı şekilde kapatılamaz,” ifadelerini kullandı.

Vatandaşlara haklarını hatırlatan Atik, “Vatandaş kullanmak istediği bu alanları kesinlikle kullanmalı. Kullanmak isteyen vatandaşa zor kullanılırsa yasal karşısında vatandaş haklıdır. Ve mağduriyetini mahkemeye taşıyıp ısrarcı olursa mutlaka sonuç alacaktır,” dedi.

Atik, işgallerin başta kamu eliyle yapıldığı için yargının da mesafeli durarak çözemediğini ve üst mahkemelere devrettiğini söyledi. Çünkü bazı yerlerde yargının da kendi işgaliyeleri olduğunu dile getiren Atik, “Diyelim ki hakimler, savcılar için kamp yapacaklar. Çok uzağa gitmeye gerek yok; cumhurbaşkanlığı kendisine saray yapıyor, ihlaldir, suçtur. Yasal bir şekilde yapmıyor bunu. Buna kim müdahale edecek? Emsal bu. Birini yargılayıp, mahkum ettiğiniz zaman bunu da yapmak zorundasın,” dedi.

‘Kapatmalardan dolayı vatandaşla göl arasında bir bağ kurulamıyor’

Yetkililere sitemde bulunan Atik, “Yasaları değiştirsinler, desinler ki, ‘kıyılarımız talana açıktır, ticaret yapmaya, işgale açıktır.’ O vakit bilelim ki yasa bunu öngörüyor, ya da bu tür yerleri kamuya açsınlar,” dedi.

Bu tür kapatmaların sonucunda vatandaşla bu tür yerler arasında bir bağ oluşmadığını belirten Atik, “Oranın zarar görmesine, kirlenmesine ticari bir kişinin zararına diye görüyor. Toplumsal bir zarar olarak görmüyor, aidiyet duygusu da oluşmuyor oraya dair çünkü parasını vererek kullanıyor,” dedi.

Van Gölü’nün etrafında oluşan yapılaşmanın göle çok büyük bir zarar verdiğini söyleyen Atik, “Oradaki canlıların yok oluşunun şehre ciddi anlamda bir zararı da olacaktır. Hem fiziki hem de iklim anlamında olacaktır,” ifadelerini kullandı.

 

Van Gölü kıyıları işgal altında - Mihail atik

Atik, son olarak şunları söyledi: “Kıyılarda o yerlerin kurutulması ile ilkel yöntemlerle temizlenmesi ile koku yayılıyor. O bölgedeki vatandaşlar yaşayamıyorlar. Bunların tamamının önü alınırsa göl zaten kendi tabiatı ile kendisini yenileyebiliyor. Ama işgaliyelerle, baskılarla yapılan yeni konutlarla ya da iş hanlarıyla, otellerle bu baskılar artınca maalesef toplum tepki vermeyince göl yok olmayla karşı karşıya da kalabiliyor.”

 

Serhat News

Tepki Ver | _zg_n6
3
mutlu
Mutlu
6
_zg_n
Üzgün
3
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
Van Gölü kıyıları işgal altında

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

3 Yorum

  1. Avatar
    13 Eylül 2023, 12:22

    […] en büyük gölü olan ve yöre halkı tarafından “deniz” olarak adlandırılan Van Gölü, son yıllarda kuraklık sonucu kıyı bölgelerindeki çekilme nedeniyle küçülmeye devam […]

  2. Avatar

    Sadece kıyalari işgal etmediler şehrin merkezini de işgal etmiş durumdalar esnaflar tüm kaldırım ve yol kenarlarını kapatmış insanlar yürüyemez olmuş.

  3. Avatar
    16 Kasım 2023, 10:15

    […] Van Gölü çevresini, Cumhurbaşkanlığı’nın onayıyla yapılaşmaya açacak Van Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Komisyonu kararının iptali ile ilgili açılan davada mahkeme, “yürütmeyi durdurma” kararı verdi.  […]

    Cevapla