Savaşın diğer yüzü: Göçmen çocuklar

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Taliban’ın baskısından dolayı Afganistan’dan Türkiye’ye yoğun şekilde yaşanan göç dalgasında, en çok etkilenenlerin başında çocuklar geliyor. Türkiye’ye geldikten sonra büyük bir uyum sorunu yaşayan çocuklar, en çok dil bilmemelerinden kaynaklı zorlanıyorlar. Van’da bulunan derneklerden İşitme Engelliler ve Aileleri Derneği, bu uyum sorununun en aza indirilebilmesi için göçmen çocuklara okuma-yazma dersleri veriyor.

Afganistan’dan Türkiye’ye yaşanan göç dalgasının en temel sebebi Taliban baskısı. İran üzerinden Türkiye’ye gelen göçmenler, Van’ın sınır kenti olması sebebi ile buraya yerleşiyorlar. İstanbul ve diğer kentleri tercih eden göçmenler olduğu gibi Van’da kalan göçmenlerin sayısı da azımsanmayacak düzeyde. Kentte kalanların yaşadığı başlıca sorunlarında arasında; ekonomi, sağlık ve dil geliyor.

Uyum sorununa karşı kurs desteği

 Van’da 2007 yılında kurulan İşitme Engelliler ve Aileleri Derneği, hayata geçirdiği “Mülteci Engelli Danışmanlık, Eğitim ve Farkındalık Projesi” kapsamında, kentte bulunan göçmen çocuklara okuma yazma kursları veriyor. Daha önce yetişkin göçmenler için açılan dil kurslarına Ağustos ayı itibari ile çocuklar için bir kurs da eklendi. İlk dönem kursa katılan çocuk sayısı 30’u buldu. Bu kurslarla birlikte çocuklarda uyum sorununun bir nebzede olsa ortadan kalkması amaçlanıyor. Kurs eğitmeni Serap Pişkin, çocukların dil gelişiminin yetişkinlere nazaran daha hızlı olduğunu söylüyor. Kurslara, okula devam eden çocuklar da geliyor, ilk defa başlayacak olan da.  

‘Daha önce yetişkinlere de dil eğitimi vermiştim’

Van İşitme Engelliler ve Aileler Derneği bünyesinde çalışan Türkçe Öğretmeni Serap Pişkin, ağustos itibari ile göçmen çocuklara dil eğitimi verdiğini söylüyor. Daha önce yetişkin mültecilere de dil eğitimi verdiğini ifade eden Pişkin, çocukların yetişkinlere nazaran çok daha hızlı öğrendiklerini belirtiyor. “Çünkü dil gelişimleri çok hızlı” diye de ekliyor. Çocuklar için dersleri alfabeden başlattığını söyleyen Pişkin, alfabenin farklı olmasından kaynaklı çocukların oldukça zorlanmasına bağlıyor. Pişkin, “Daha sonra konuşma, dinleme, okuma, yazma şeklinde ilerliyoruz. Yetişkinlerde biraz daha zor oluyor tabii. Çocukların dil gelişimleri çok hızlı olduğu için çok daha hızlı öğreniyorlar, daha iyi kavrayabiliyorlar” diyor.

Savaşın diğer yüzü: Göçmen çocuklar - multeci cocuklar savas 3
Eğitmen Serap Pişkin

Kurs 27 Eylül’de sona eriyor

Çocuklar için açılan dil kursu, 27 Eylül’de sona eriyor. Pişkin, bu tarihte sona ermesinin çocukların okula başlayacaklarından kaynaklı olduğunu söylüyor. Okula hiç gidememiş çocukların olduğunu söyleyen Pişkin, “Hiç Türkçe bilmeyen çocuklar var. Onlarla daha çok konuşma etkinliği yapıyoruz. Okula giden öğrenciler, alfabe bilen öğrencilerle de daha çok dinleme, okuma ve yazma etkinlikleri yapıyoruz” diye kaydediyor. Kursun şu an otuz öğrencisi bulunuyor. Okulun başlaması ile birlikte sayılarının biraz düştüğünü ifade eden Pişkin, okula giden çocuklardan kaynaklı sayının azaldığını belirtiyor. Pişkin ayrıca kursta öğrendikleri bilgilerin okula yardımcı olacağını da umuyor.

Savaşın diğer yüzü: Göçmen çocuklar - multeci cocuklar savas 2

‘Çocuklar kendi aralarında Farsça konuşuyorlar’

Çocuklarla iletişiminin iyi olduğunu ve onlarla iyi anlaştığını ifade eden Pişkin, ilk zamanlar, çocukların Türkçe bilmemelerinden kaynaklı birtakım sıkıntılar yaşandığını söylüyor. “Şimdi daha iyi zaten çok hızlı öğreniyorlar. Bu yüzden iletişimimiz çok iyi. Yine de çocuklar genelde kendi aralarında Farsça konuşuyorlar. Ama sınıfta Türkçe konuşuyorlar” diye kaydediyor. Çocukların sınıf içerisindeki uyumlarına değinen Pişkin, “Her çocukta olduğu gibi onlarda kavga ediyorlar, didişiyorlar bazen ama genel olarak iyi anlaşıyorlar” diyor. Dil kursunun ailelerin talebiyle açıldığını vurgulayan Pişkin, “Çünkü okulda çocuklar çok zorlandığı için böyle bir kurs talep ettiler. Çocuklar buraya isteyerek geldiler ve şu anda da isteyerek kursa katılıyorlar. Okula başladılar, ama hâlâ buraya gelmek istiyorlar. Onlarla iletişimimiz çok iyi bunun da etkisi oluyor buraya gelmek istemelerinde” diye açıklıyor.

‘Bu kursu çok sevdim’

Nesibe Rasolin, dokuz yaşında. Dört yıl önce Van’a geldiklerini söylüyor. “Bu kursu çok sevdim” diye konuşmaya başlıyor gülümseyerek. Ayrıca arkadaşlarını da çok sevdiğini de ekliyor. Bu kurs açıldığından beri geldiğini kaydeden Nesibe, Türkçeyi çok iyi öğrendiğini vurguluyor. Ve bu kursta olmaktan çok mutlu olduğunu söylüyor.

Savaşın diğer yüzü: Göçmen çocuklar - multeci cocuklar savas 1 1
Nesibe Rasolin

‘Oyunlar da oynuyoruz’

Meysa Muhammedi ise, sekiz yaşında. O da Nesibe gibi kursun başladığı tarih olan Ağustos ayından beri katılan öğrencilerden biri. “Türkçeyi çok çabuk öğrendim” diyor Meysa gülümseyerek. Kursu çok sevdiğini söyleyen Meysa, aynı zamanda arkadaşlarına da oldukça alışmış. Çocukların, sadece dil öğrenmek için değil aynı zamanda oyun oynadıkları Meysa’nın, “Arkadaşlarımı seviyorum, onlarla oyunlar oynuyoruz” demesinden anlaşılıyor.

Savaşın diğer yüzü: Göçmen çocuklar - multeci cocuklar savas 4
Meysa Muhammedi

Video-Montaj: Dıldar Güler

Serhat News

Tepki Ver | Tepki verilmemiş
0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
Savaşın diğer yüzü: Göçmen çocuklar

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir