Ergen Siyaset Değil! Olgun Siyaset!

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

CHP’li Belediye Başkanlarının Van ziyareti şehirde bir canlılık yarattı. Oteller tamamen doldu, çarşı pazar doldu taştı, insanlar Van özelinde siyasi sohbetlere girişti. Kent seçim tartışmalarına böylelikle başlamış oldu. Yoksulluk, işsizlik, adalet, Kürt Meselesi her köşe başında konuşuldu. CHP’nin geçmiş pratikleri, gündeme soktuğu ‘helalleşme’ kavramı, İBB bilet ücretleri, kentsel hizmetler, siyasi tutuklular, kayyum atanan belediyelerimiz, tutuklu ve sürgün Belediye Başkanlarımız derken içimizde tuttuğumuz öfkelerimiz esnaf tarafından, halk tarafından CHP’liler ile konuşuldu.

Eteklerdeki taşlar döküldü. Başka dökülen taşlar ise Van’da adını sanını bilmediğimiz, duymadığımız kendine inisiyatif, platform, dernek diyen kuruluşlar tarafından neredeyse Van’ın her noktasındaki bilbord ve raketlere asılan ülke tarihinde yaşanmış olan Adnan Menderes’in idamı, Turgut Özal’ın ölümü ile ilgili görseller aracılığıyla oldu.

Görsellerin asılışı ile CHP’nin zamanında suç ortağı/ sorumlusu veya faili olduğu gösterilmek istenmiş. Tamam anladık!!! Ancak yağlı urgan, boynunda ipli görseller, zehirlenmek, asılmak gibi sözlerin kullanılması pedagojik olarak psikolojik olarak topluma zarar verecek nitelikteydi. Kentte yıllardır gençler intihar ediyor, intihar haberleri yapılırken bile kullanılan görsellerden etkilenenler oluyor, buna kelebek etkisi deniliyor. Asılmanın ne demek olduğunu bilmeyen birkaç kuşak var. Bunu çocuklarımız tarihten bihaber olsun diye demiyorum tabiî ki ama bunun da bir öğretme biçimi var.

10 yaşındaki bir çocuk bu görsellerin tarihsel derinliğini anlamaz ancak ruhunda derinlikler oluşturma ihtimali yüksektir. Kendisine STK diyen bu kuruluşların da sivil olmadıklarını, siyasi saiklerle hareket ettiklerini de öğrenmiş olduk. Bir kadın derneği çocukları/toplumu düşünmeden bu afişlere nasıl onay veriyor? Gerçekten anlamakta güçlük çekiyorum ki bu kadın derneklerinin kentteki kadınlar hakkında tek bir kelime ettiğini de duymuş değiliz.

Görsellerin psikolojik etkisi yanı sıra bu görseller ‘vur kaç siyasetinin’ bir ürünüdür. CHP heyetinin geleceği günlerde belediyelerin belediyecilik pratiklerini laf sokma mahiyetinde afişlendirmesi de ayrı bir olaydı. ‘Sözde değil, özde Çevreci’ ‘İlk kez bunu yaptık’ gibi sloganların olduğu görselleri de ben ‘ergen siyaseti’ olarak yorumladım. Birine direk konuşamayan ama laf çaktırarak sürekli gergin bir ortam yaratmak olgun bir tavır değildir. Ayrıca herkesin propaganda yapma hakkı vardır.

Siyaset ve kamu bunun zeminini hazırlamak zorundadır. Belediye başkanlarının kaldığı otele yakın yerlere yeni bayrak asmak, kendince ‘burası bizim’ mesajı vermek biz seçmenin gözünden kaçmadı elbette. Bunu yapmaya hakkınız yoktur. Bu kent bu halkındır, sizin değildir! Bu kentin tüm mekânları ve halkı size hizmet etmiyor, etmeyecek. Bu kent bu zehirli siyasetten çok sıkıldı. Bu siyasetin bize yaşattıklarını biz canımızla, malımızla, emeğimizle ödemekten yorulduk. Yoksulluk sınırının altında yaşayan bu halkın siyasi parti bayraklarına, boy boy başkan fotoğraflarına, gergin siyasi söylemlerinize karnı tok.

Sürekli üzerimizde bu tehdit unsurlarının salgılanmasına tahammülümüz kalmadı. Ancak sizin birbirinize tahammülünüz olmalı. Bu tahammülü tüm siyasi partilere, tüm sivil toplum kuruluşlarına, sizden olmayan herkese yapmak zorundasınız. Bu kent ben de dâhil büyük çoğunluğu CHP’ye oy vermediği halde kendilerini dinlemiştir, ağırlamıştır, eleştirmiştir bir kısmı alkışlamıştır. Ancak her şeyin bir üslubu vardır. Van halkı bu üslubu yakalamıştır ancak siyasi olarak siz yakalayamadınız.  Üzerimizde tepinmeden siyasetinizi efendice yürütün.

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Serhat News’in editöryal politikasını yansıtmayabilir.
Tepki Ver | Tepki verilmemiş
0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
Ergen Siyaset Değil! Olgun Siyaset!

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir