Sanat eşittir patates püresi!

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala


Just Stop Oil adlı iklim aktivist grubu geçtiğimiz günlerde İngiltere’nin başkenti Londra ‘da sergilenen ünlü ressam Van Gogh ‘un ‘Ay Çiçekleri’ adlı tablosuna domates çorbası ve takip eden günlerde ise ‘Monet’in tablolarından birine patates püresi fırlattı. Verdikleri mesaj ise şu; “İnsanlar açlıktan ölüyor, insanlar soğuktan donuyor. Bir iklim felaketi ile karşı karşıyayız. Gıda için savaşacağımız o gün gelirse bu tablonun hiçbir değeri olmayacak!”
Bir flaşın bile yasak olduğu müzelerde, güvenlik kontrolü olmaksızın kameralar önünde eylem girişimi sizce de düşündürücü değil mi? Mesaj doğru olabilir hatta erişilen kitleleri hesaba katarsak amaçlarına ulaştıklarını da söyleyebiliriz. Ancak; iklim felaketi adına doğru kaynağı göstermektense alakasız ama kabul edilebilir bir yerden ilgi çekmeye çalışmaları ne oranda başarılı? Aslında ucu tartışmaya açık bir konu, belki de ancak bu şekilde seslerini duyurabilirlerdi…


Bir de şu açıdan bakmak gerekirse; bir tür algı yaratma çabası olabilir yani evet iklim krizi ile ilgili beklenen bir felaket var ama bu sorunu farklı bir yere çekme, yönlendirme olasılığı da düşünülebilir. Arkalarında tüm hinliği ile kapitalizm olabilir ve tek elle yönlendiriliyor olabilirler. Bir çok çevre yapılan eylemi haklı bulurken bazı çevreler ise sert tepki gösterdi.


Peki neden sanat? Sanatı artık hayatımızdan çıkarmalı mıyız?


Yiyecek ve içecek sıkıntımız varken, sanata artık ihtiyacımız artık olmayacak belki, ama bu global sorunun ilk zarar veren maddesi sanat olamaz! Doğaya en çok zarar veren, denizleri kirleten endüstriyel fabrika atıkları ve fabrika önünde protesto gerçekleştirme imkani varken 110 milyon dolarlık sanat eserlerine zarar verme planı itkisi kabul görülemez.


Sanatın amaçlarından biri ise, yaşamı daha katlanabilir kılmaktır! İlkel dönemlerden beri bir tür ritüel, kendini ifade etme biçimi, yaratıcılığı geliştiren, düşündüren bir terapidir. Akıl sağlığımızı ancak sanatla koruyabiliriz. Ekonomik sıkıntıların, baskı ve kuralların üstesinden gelemeyen toplum ancak sanat ile kendini yenileyebilir, iyileştirebilir.


Üretilen bir ürün için tonlarca su harcayan fabrikalara yönelik denetim ve çözüm odaklı çalışmalar olması gerekirken, az su kullanımı adına toplum için kamu spotları hazırlanması ve sadece halka bu sorumluluğun yüklenmesi hiç de adil değil.


Ülkemizde olduğu kadar birçok ülkede de konserler iptal edilmekte ve hala ülkemizde buna ilişkin geçerli bir açıklama yapılmazken diğer ülkelerde ise pandemi bahanesi öne sürülüyor.


Toplum ve bireyin sadece temel ihtiyaçlarını karşılamak zorunda olduğu bir dönemde yaşarken, sanata ve zanaate zaman ve para harcayamaz durumla karşı karşıya bırakıldı. Sanatçı, yaratıcılığını ekonomik kaygılar yüzünden basite indirgemekte, derinliği olmayan içi boş, tek kullanımlık eserler vermektedir.


Ve sanat, patates püresi ile yıkanmamalıdır! İklim felaketi ile mücadele için daha etkili çözümler bulmalıyız . Ritüellerimize, halaylarımıza, dengbejlerimize ve kitaplarımıza sıkıca sarılmalıyız.

Tepki Ver | Tepki verilmemiş
0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
Sanat eşittir patates püresi!

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir